Yüzüklerin Efendisinin Yönetmeni Sunar” diye bir film reklamı duysanız aklınıza sanırım böyle naif bir film gelmezdi. Dev prodüksiyonların yönetmeni Peter Jackson yıllar sonra Alice Sebold’ un ünlü kitabını filme uyarlamaya karar verdiğinde herkes çok şaşırmıştı. Sinema seyircisi onu;  görsel yeteneklerini konuşturacağı, iddialı, dev bir prodüksiyonda ve tercihen de fantastik bir hikayede izlemek istiyordu.
Oysa “Cennetimden Bakarken” sessiz sedasız girdi sinema dünyasına. Gerçi görsel yapısı ile çok konuşuldu ve ödüllendirildi de… Susie Salmon (Saoirse Ronan) un gözünden cennetin tarifi ve cennetinden hayata bakışı…
İnanılmaz derecede soğukkanlı, bir türlü yakalanamayan bir seri katilin Susie’ye sürprizi… Bir babanın kızına olan sevgisi… Susie’nin cennetinin tasfiri ve görselliğinde Peter jackson’un kamerasının ve hayal gücünün  genişliğine hayran kalacak, “Yüzüklerin Efendisi” nin yönetmeninin görsel yeteneğine yeniden tanık olacaksınız…
Trajik bir hikayede bir ailenin ayakta kalma savaşı… Bir seri katilin son kurbanının bir türlü terkedemediği hayatı… İntikam için değil, gerçek aşkı için direnen bir ruh…
Cennetin tasfirinde hemen hiçbir tinsel metafor kullanmayan yönetmen bu yüzden bazı dini otoritelerce eleştirilmişti… Oysa yönetmen şanssız hayatların devam etmesini istediği yeri/cenneti göstermek istediğini söylüyor…
Rachel Weisz anne rölünde izlemeye değer… Stanley Tucci nam-ı diğer seri katil kanınızı donduracak… Ve aniden arzıendamı ile Susan Sarandon… Onu çok özlemişiz…
Kötülüğün hesabının nerede/ne zaman sorulacağını kim bilebilir ki?