Şaşırtan bir senaryo… Hikaye fazlasıyla absürt…   

Altın Koza Film Festivalinin en iyi filmi bu yıl “Celal Tan ve Ailesinin Aşırı Acıklı Hikayesi”…   

Daha başlarken sizi çarpan hikayenin kimi zaman iyice zıvanadan çıktığını, karmaşık ve garip durumlar ile seyirciyi yakaladığını itiraf etmeliyim. Kesinlikle oyunculukların titiz ve başarılı olması , ayrıca inandırıcılığı da eklenince bu zıvanadan çıkışın rayına oturduğunu keyifle deneyimleyeceğiniz bir film.   

Her şey çok garip… Garip ama “Neden olmasın ki?”  deyiveriyor ve kahkahayı da basıyorsunuz işte.   

Ve bir o kadar da garip bir dengesi var filmin; komedi ve trajedi arasında dolaşıyor. Bazen izlediğiniz sahne filmin trajik yapısına mı mizahına mı hitap ediyor tam kestiremiyorsunuz. Giderek karmaşıklaşan senaryosu ile boğulup dağılacak sanıyorsunuz ama film sonuna kadar dengesini korumayı başararak size kendini izlettirmeyi başarıyor.   

Bir gün kendisine hazırlanan sürprizden habersiz eve gelen ünlü hukuk profösörü Celal Bey’ in tam bu sürpriz anında başlayan macerası… Macerası mı ? desek yoksa  uyanıklıkları ile eline yüzüne bulaştırdığı talihsiz hayatı mı ?   

Oyunculuklara söyleyecek pek sözümüz yok. Komediye alışık yüzü ile  Selçuk Yöntem size keyifli bir hikaye izletiyor. Türkü Turan gibi yeni ve genç oyuncularda, tekleyen ve zorlayıcı bir oyunculuk göze çarpsa da sizi hikayeden koparacak ciddi aksaklıklar oluşmuyor.   

Altın Koza’da hıncahınç dolu bir salonda ilk defa izlediğim bu trajikomik hikayeyi kaçırmayın derim.