Ben Affleck’in Kızımı Kurtarın’la (Gone Baby Gone) başlayan yönetmenlik macerasının devamı. Chuck Hogan’ın ‘Hırsızlar Prensi’ adlı romanından uyarladığı bu sinema deneyiminde, biraz “Heat” filmini andıran banka soygunu sekansları ile etkileyici bir aksiyon/drama türüne el atmış. Pek de beğeni toplamayan oyunculuğu sonrasında ilk film deneyimi olan Kızımı Kurtarın’la eleştirmenleri şaşırtmıştı. Peşinden gelen bu filmde sinema camiasında doğrusu merak uyandırmıştı.
“Soygun” kavramı üzerine pek de kafa yormayan, çoğu banka soygunu filmi gibi belki de filmin en komplike ve keyifli kısmı olan, “soyguna hazırlık sürecini” dert etmeyen bir hikaye. Hırsızlarımız daha filmin başında bankaya ellerinde silahlarla dalıveriyorlar zaten… Bizler bu soygunlara hazırlık sürecinin nasıl olduğunu sonradan öğreniyoruz. Aslına bakarsanız bu durum filmin seyrinde bir aksamaya neden olmuyor, aksine filmi daha kolay izlenir ve keyifli yapıyor Bizler peşi sıra banka soyan adamların bu soygunlarının akıl dolu taraflarına sonradan vakıf oluyoruz.
Soygun ve kaçış sahnelerinin dizaynı “Heat” ve Ocean’s serisi filmlerinin çarpıcılığı ve kalitesinde olmasa da -Al Pacino ve De Niro’ lu bir filmle sadece benzerlikler açısından kıyaslanabilecek bir macera olduğunu söylemeliyim- , akılda kalıcı olabilmişler. Takılan soygun maskeleri ve araya serpiştirilmiş komik sahneler bunu sağlıyor sanırım. “Banka soyguncusu” felsefesi ve bunun yegane mekanı Charlestown meselesi ise film başlarken bize hissettirilen ciddiyette işlenmeyerek, aksiyona paralel akabilecek iyi bir drama şansı kanaatimce kaçırılıvermiş. Neden Charlestown? Neden banka soygunu? Başladığı derinliğe hiçbir şey katamadan ve hikayenin hiç de gerçekçi olmayan aşk hikayesi ile de bu eksikliği perçinleyen ciddi sorunlar içeriyor senaryo.
Ama bir aksiyonda sürekli adrenalini yüksek tutmak yeterlidir diyorsanız keyifle izleyeceksiniz.
Ben Affleck çetenin beyni “Doug” rolünde vasat bir oyun sergilerken, Jeremy Renner; çetenin ikinci adamı Jem rolünde ve MadMen serisinin medarı iftiharı Jon Hamm; FBI müfettişi Adam Frawley’ de başarılı bir oyunculuk sergilemiş…
Çok sonradan şifresini çözebildiğim ” mandalina ” göndermesi ve bir iki teknolojik eğlence dışında, gizem ve zeka dolu soygun filmleri kategorisinde iyi bir yere oturtamadığımız bir film oluvermiş “Hırsızlar Şehri”.
Bu Eleştiriyi Paylaşın!